Tarık ÜREN |
Her
akşam aynı saatte düşünürdü,
O
akşam da öyle yaptı.
Elde
edemediğini, olmak isteyip de olamadığını;
Düşünmesin
mi? Unutmayın, bir korkak
Yalnız
orada tadabilir özgürlüğü.
Bazen
fener olur, kıpırdamaz yerinden
Ufka
bakacağı açı bellidir, bakar durur
Işık
gözlerinden çıkar sanır onu gören
Bazen
rüzgâr olur, onu görünce
Süzülür
gider martılar sakince
Denizin
dalgalanışını izler o da
Bir
muzaffer edasıyla.
Bazen
deniz… onu olamaz işte
Korkar
deniz olmaktan
Deniz,
kaybetmektir onun nazarında
İzler,
dinler; tanır onu
Bu
kadarı yeter
O
denizi koruyacağına deniz onu korumaya çalışır yıllardır
Minnet
borcu vardır denize, bilir
Denize
güvenmemesi ta yıllar önce söylenmiştir
Anımsamaz
da, hisseder.
Ne
deniz feneri ne rüzgâr ne yelkenli…
Bildiği
tek şey vardır onun.
Yalnızlık.
Önemli
bir görevi mi vardır burada,
Varoluş
amacını mı bulmuştur,
Sessizlik
mi seviyordur yoksa…
Her
günün sonunda, yine elde var sıfır
Cesur
değil
Umutlu
değil
Yaşayan
da değil o.
İzleyen
yalnızca, yıllardır
Tekneyi
ruba ettiğini sanırken o
Her
şeyi heba eder, ürkeklik uğrunda,
Ruhu
duymaz.
Deniz
duyar,
Feneri
görür,
Rüzgâr
hisseder;
O
habersiz.
Yorumlar
Yorum Gönder